Kundak

Merve büyüksaraç'ın survivor hakkındaki iddialarından sonra Yavuz Semerci, önceki gün şike var mı yazmıştı. Acun Medya’ya gitti, sözleşmeyi okudu. İşte Semerci’nin sözleşmeyi gördükten sonraki yazısı..

O sözleşmeyi okudum...

Acun Ilıcalı ile ilgili yazıma pek çok tepki geldi.

Reyting rekorları kıran Survivor yarışmasından elenen bir yarışmacının (Merve Büyüksaraç) açıklamaları üzerine başlayan tartışmaların bir noktası dikkatimi çekmişti. Yarışmacı, başka bir yarışmacıyla (Mustafa Topaloğlu) yarışmadan 10 hafta elenmemek üzere bir anlaşma yapıldığını iddia etmişti. Eğer bir yarışmada, hangi yarışmacının kalıp kalmayacağına SMS oylarıyla karar veriliyorsa, böyle bir söz verilmesinin şike anlamına geldiğini yazmıştım. Konunun bu yönde araştırılması gerektiğini ileri sürmüştüm. Ve hatta konu mahkemeye intikal etmesi nedeniyle savcının yerinde olsam, Topaloğlu ile Acun Medya şirketi ile yaptığı sözleşmeyi "incelerdim" demiştim.

Acun Ilıcalı ile önceki gün uzunca bir sohbetim oldu. Bu tip bir sözleşme yapmanın kendi ayağına kurşun sıkmak ile eşdeğer olduğunu ve esas olanın reyting alanın yarışmada kalması, reyting almayanın ise elenmesi olduğunu anlattı. Nedenlerini tek, tek sıraladı. Hele yarışmacıların aç bırakılmadığı iddialarının büyük bir saçmalık olduğunu çünkü yarışmanın temel formatının "aç (ya da yeteri kadar beslenemeyen) yarışmacıların yemek ödülüne kavuşmak için kıyasıya mücadele" etmesi olduğunu tekrarladı.

Dün sabah Survivor yarışmasının yapımcısı Acun Medya'ya gittim. Kendilerine Topaloğlu ile yapılan sözleşmeyi görmek istediğimi söyledim. Kendi gözlerimle okursam içimin daha rahat edeceğini ilettim. Önce avukatlar arandı. Gizlilik anlaşması yapılan bir sözleşmenin herkes tarafından bilinmesinin sözleşmeye aykırı olduğu söylendi. Kendilerine sözleşme maddeleriyle ilgili tek bir kelime yazmayacağım sözünü verdim.

(İtiraf etmeliyim ki bu işin kurcalamamın tek bir nedeni var. Kendi yakınlarım da SMS ile oy veriyor. Bu oyların işe yaramayacağı fikri beni fazlasıyla rahatsız ediyordu.) Sonunda ikna oldular. Bir odaya alındım. Sözleşmeyi getirdiler. Baştan sona okudum. Merve Büyüksaraç'ın iddiası doğru olmadığını söylemeliyim. Topaloğlu'na böyle bir söz verilmemiş. Yani Topaloğlu'na yarışmadan şu kadar süre elenmeyeceğine dair söz veren bir maddeye rastlamadım. Tam tersi yarışmanın ilk haftasından itibaren SMS oylarının belirleyici olacağını tüm yarışmacılar kabul etmişler. Sözleşmede buna uygun hükümler yer alıyor. Acun Medya yöneticileri önüme her haftanın SMS sonuçlarını gösteren belgeleri de koydu. Her biri de noter damgalı, imzalı. Her bir belgede o hafta gelen SMS miktarı yazılı. İki yarışmacıdan hangisinin ne kadar oy aldığı da belgelerde yazıyor.

Özetle şike var mı yok mu sorusuna verilecek yanıt benim için netleşti: Şike yok...
Başarılı bir televizyon yapımcısı Acun Ilıcalı'ya söyleyecek tek sözüm var: "Yolun açık olsun. Bizi eğlendirmeye devam et. Yıllardır biriktirdiğin güveni zedelemediğin ve beni ikna etmek için işbirliğine açık olduğun için teşekkür ederim."

Yavuz Semerci