Kundak

Survivor davası ile gündem bu günlerde oldukça meşgul..Ünlülerden yapımcılara tv programlarından köşe yazarlarına kadar herkes bir görüş beyan ediyor herkes birini haklı ilan ediyor..çoğunluk Acun ılıca lıya destek çıkarken Merve büyüksaraç'a destek olanlarda var, sessizce sonucu merakla bekleyende..

Bizde bir survivor izleyicisi olarak yarışma ile alakalı hususları ve gerçekleri merakla bekleyen ve her görüşü dinleyen kısımda kalıyoruz ..işte habertürk köşe yazarlarından Pakize Suda nın survivor acun ve Merve büyüksaraç davasına yaptığı yorumlar
Merve ile Acun
EVET... Acun Ilıcalı “televizyonculuğu çok iyi biliyor”. Evet... İzleyiciyi çok iyi tanıyor. Evet... “Şahane işler” çıkarıyor. Evet... Çok akıllı, zeki. Evet... Başarılı. Evet...

Bir adam “her zaman 12’den vuruyorsa bu tesadüf olamaz”. Evet... Çok para kazanıyor ama bunu hak ediyor. Bunlar “görüp karar verdiklerimiz”. Bir de “duyduklarımız” var: Acun vefalı... Acun vicdanlı... Acun değerbilir... Pekiii, biz “Çılgın Türkler” “parlayan yıldızlar”a ne yaparız? Söndürmek için elimizden ne geliyorsa onu! Yaptık mı nitekim? İşte ona henüz “Kesinlikle evet” diyemeyiz.

Yani Merve Büyüksaraç “beklenen hasetçi” midir, bilmiyoruz. “Beklenen hasetçi” midir yoksa sadece adada umduğu popülerliği yakalayamayınca açığı kapatmaya çalışan bir kızcağız mıdır?.. Bir ihtimal daha var; Merve‘nin gerçekleri dile getiren “cesur” biri olduğu. Ama “hiçbirimizin buna inanası yok”. Neden? Çünkü... “Acun’a güvendik bir kere.” Çünkü... Bu topraklarda “gerçekler üzerinden hakkını arayan insan” görmeye pek alışık değiliz. “Ses çıkaran”ın genellikle başka hesapları olur. Çünkü... Bugüne kadar “şöhret için” yapmadığı kalmayan o kadar çok genç kız gördük ki sonunda “önyargılı” olduk. Çünkü... Merve‘nin “atladığı bir husus” var.

Bu tip yarışmalar “Merve’ler ciddi ciddi yarışsın” diye değil, izleyiciyi ekran karşısına oturtmak için yapılır. Bu uğurda adaya kafeste iguana getirmek “hile”, suç, “ayıp” değildir. Neticede adı yarışma olsa da “bu bir şov programıdır” ve şova katılabilenlerin orada daha uzun kalmalarının sağlanması pek de büyütülecek bir şey değildir; izleyici bunları zaten az çok tahmin eder, yarışmadan “Anayasa Mahkemesi ciddiyeti” beklemez, dolayısıyla Merve‘lerin açıklamalarından pek de etkilenmez.

Çünkü... En önemlisi bu olduğu için tekrar ediyorum “Acun’a güvendik bir kere”. E, güvenenlerin üstüne bir gün “Acun’un sihirli değneği”nden nasibini almayı umanların taraflılığını da ekleyin... “Çünkü”ler bu kadar çok olunca Acun‘a “peşin destek”, Merve‘ye “erken tepki” gelmesi normaldir. Benimse şaşırdığım şu var: Merve‘ye kızan herkes, ağız birliği etmişçesine, Merve‘ye bir daha hiçbir yapımcının iş vermek istemeyeceğini söyleyip duruyor. “Ağzı gevşek”miş çünkü. Mesele bu mudur yani! Şu hayatta “durduğumuz yeri nasıl seçtiğimize dair” bundan daha açık bir örnek olabilir mi deyip konuyu kapatıyorum.

MIŞ/MUŞ

Kadın, erkekte ilk kalçaya bakıyormuş. Körle yatan şaşı kalkar!   Angelina Jolie takılarını satıp Afganistan’a okul yaptıracakmış. Bizimkiler eski köye yeni âdet getiren Angelina’ya için için sinir oluyorlardır!

Pakize Suda