Irmak Atuk Survivor Röportajı
Best Model 2002 birincisi ünlü manken Irmak Atuk; 'Survivor' yolcusu... Mart ayında, yarışma için Acun Ilıcalı ile birlikte Panama'ya gidecek olan Atuk; 'Survivor'da sınırlarını zorlayacağını söyledi. Atuk; yarışma öncesi GÜNAYDIN'ın sorularını yanıtladı.
'Survivor'a katılacaksınız, heyecan var mı?
Gideceğimiz gün yaklaştıkça; oradaki hayvanları ve açlığı düşünüyorum. Hem tedirginim, hem de merak ediyorum. Ben her yıl Çeşme'de yaz boyunca denizden çıkmayan biriyim. Tam bir 'deniz-kum- güneş kızı'yım. Gideceğimiz yer cennet gibi bir ada benim için. O maceranın içinde olup kendi gücümü ve kişiliğimi test etmek istiyorum açıkçası.
GÜNDE İKİ ÖĞÜN YİYORUM
Yarışma için fiziksel bir hazırlık yapıyor musunuz?
Ben mesleğim gereği yıllarca spor yaptım. Yarışma için daha çok kondüsyon ve ağırlık çalışmaya başladım. Etrafımdaki herkes "Her şeyi ye, orada aç kalacaksın" diyor; ben tam tersini düşünüyorum. Şimdiden az yemeye başladım ki; midemi küçültebileyim. Günde iki öğün yemek yemeye başladım.
Ailenizin tepkisi ne oldu?
Annem ilk başta bana "Benim zamansız ölmemi istiyorsun herhalde!" dedi. Sonra da yumuşayıp, "Senin orada nasıl görüneceğini çok merak ediyorum" dedi. Annem, ekranda komik yanımı göstereceğimi düşünüyor. O, benden daha heyecanlı.
Peki açlık sizi nasıl etkileyecek?
Oruç tutan biri olarak açlığın ne olduğunu biliyorum. Orucun son saatlerini bilirsiniz; iftar vakti yaklaştıkça gerilim yaşanır. Yarışmada açlık insana neler yaptırır, onu Panama'da göreceğiz. Sinirlerim bozulup delirme noktasına gelebilirim.
Sizi genelde neler sinirlendirir?
Ben genelde sakin bir insanım. Bulunduğum ortama ayak uydururum. Yarışmada kavgaların içinde yer alacağımı sanmıyorum. Hiç tarzım değil ama orada nasıl bir psikoloji olacağını da bilemiyorum tabii. Orada macera, yarış ve rekabet olacak. Bu rekabeti; çizgiyi aşmadan, tatlı bir şekilde yaşamak lazım. Bu yarışmada sınırlarımı zorlayacağım.
TÜRBANI YAKIŞTIRDILAR
Geçtiğimiz günlerde bir dergiye tesettürlü pozlar verdiniz...
Ben bir modelim; podyumda her şeyi taşıdım. Geçmişte mayolu, bikinili defilelere katıldım. Böyle bir teklif geldiğinde dergiyi araştırdım önce; sevdiğim insanların yaptığı bir çekimdi. Biz sonuçta Müslüman bir ülkeyiz. Çok güzel tepkiler aldım kadınlardan. Türban takmak çok ilginçti. Çok yakıştığını söylediler. Mutaassıp kesime de hitap etmek ve olumlu tepkiler görmek güzeldi benim için.
Peki ileride 'Huzur Sokağı' dizisindeki gibi; evleneceğiniz erkek türban takmanızı isterse ne yaparsınız?
Herkesin tercihine saygı duyuyorum ama çocukluğumdan beri alıştığım bir yaşam biçimim var. Eşim istiyor diye kapanabileceğimi sanmam. O, insanın ruhundan, içinden gelmeli. Benim anneannem de kapalıydı. Ben de umreye gitmek istiyorum. Zamanı gelince her şey olur.
SEVGİLİM OLSA GİTMEZDİM
'Survivor'a giderken geride bırakacağınız özel biri var mı?
Özel hayatımda biri olsaydı, onu bırakıp bu yarışmaya katılmam zor olurdu. En modern erkek bile sevgilisinin bu yarışmaya katılmasını istemez. Ailem dışında geride bıraktığım hiç kimse yok. Hayatımda birinin olmasını özledim. Kalbim çok uzun süredir boş. Bir kadının yalnızlığa alışması bence çok tehlikeli. Yalnızlığa alıştıktan sonra hayatına birini sokmak çok zor. Ben şimdi yalnızlığın keyfini yaşıyorum. Telefonda "Neredesin, ne yapıyorsun?" diyen birinin olmamasına alıştım. Diğer yandan, birinin arayıp "Neredesin?" demesini de özledim. Hem arkadaşım, hem de aşkım olacak birini istiyorum.
Peki ya evlilik?
Evliliği iyi yürütürüm. Çok iyi de bir anne olurum.
GÜNDE 10 KEZ ELİMİ YIKARIM
Böcek veya yabani hayvan korkunuz var mıdır?
Herkes yılandan, fareden korkar. Ben de yılandan korkarım; adada bir yılan görürsem, beni kaç kişi sakinleştirebilir bilemiyorum. Fakat benim en büyük fobim; üşümek. Beni en çok bu zorlayacak. Neyse ki Panama'nın havası sıcakmış, ona güveniyorum. Hijyen de çok önemli. Ben günde elini 10 kere yıkayan biriyim. Yarışmada en büyük sıkıntıyı temizlik konusunda yaşayacağımı düşünüyorum. Şimdiden ayrıntılar üzerine çok düşünmek istemiyorum. En iyisi bunları Panama'dan döndüğümde konuşuruz.
Özlem AVCI/SABAH-GÜNAYDIN
'Survivor'a katılacaksınız, heyecan var mı?
Gideceğimiz gün yaklaştıkça; oradaki hayvanları ve açlığı düşünüyorum. Hem tedirginim, hem de merak ediyorum. Ben her yıl Çeşme'de yaz boyunca denizden çıkmayan biriyim. Tam bir 'deniz-kum- güneş kızı'yım. Gideceğimiz yer cennet gibi bir ada benim için. O maceranın içinde olup kendi gücümü ve kişiliğimi test etmek istiyorum açıkçası.
GÜNDE İKİ ÖĞÜN YİYORUM
Yarışma için fiziksel bir hazırlık yapıyor musunuz?
Ben mesleğim gereği yıllarca spor yaptım. Yarışma için daha çok kondüsyon ve ağırlık çalışmaya başladım. Etrafımdaki herkes "Her şeyi ye, orada aç kalacaksın" diyor; ben tam tersini düşünüyorum. Şimdiden az yemeye başladım ki; midemi küçültebileyim. Günde iki öğün yemek yemeye başladım.
Ailenizin tepkisi ne oldu?
Annem ilk başta bana "Benim zamansız ölmemi istiyorsun herhalde!" dedi. Sonra da yumuşayıp, "Senin orada nasıl görüneceğini çok merak ediyorum" dedi. Annem, ekranda komik yanımı göstereceğimi düşünüyor. O, benden daha heyecanlı.
Peki açlık sizi nasıl etkileyecek?
Oruç tutan biri olarak açlığın ne olduğunu biliyorum. Orucun son saatlerini bilirsiniz; iftar vakti yaklaştıkça gerilim yaşanır. Yarışmada açlık insana neler yaptırır, onu Panama'da göreceğiz. Sinirlerim bozulup delirme noktasına gelebilirim.
Sizi genelde neler sinirlendirir?
Ben genelde sakin bir insanım. Bulunduğum ortama ayak uydururum. Yarışmada kavgaların içinde yer alacağımı sanmıyorum. Hiç tarzım değil ama orada nasıl bir psikoloji olacağını da bilemiyorum tabii. Orada macera, yarış ve rekabet olacak. Bu rekabeti; çizgiyi aşmadan, tatlı bir şekilde yaşamak lazım. Bu yarışmada sınırlarımı zorlayacağım.
TÜRBANI YAKIŞTIRDILAR
Geçtiğimiz günlerde bir dergiye tesettürlü pozlar verdiniz...
Ben bir modelim; podyumda her şeyi taşıdım. Geçmişte mayolu, bikinili defilelere katıldım. Böyle bir teklif geldiğinde dergiyi araştırdım önce; sevdiğim insanların yaptığı bir çekimdi. Biz sonuçta Müslüman bir ülkeyiz. Çok güzel tepkiler aldım kadınlardan. Türban takmak çok ilginçti. Çok yakıştığını söylediler. Mutaassıp kesime de hitap etmek ve olumlu tepkiler görmek güzeldi benim için.
Peki ileride 'Huzur Sokağı' dizisindeki gibi; evleneceğiniz erkek türban takmanızı isterse ne yaparsınız?
Herkesin tercihine saygı duyuyorum ama çocukluğumdan beri alıştığım bir yaşam biçimim var. Eşim istiyor diye kapanabileceğimi sanmam. O, insanın ruhundan, içinden gelmeli. Benim anneannem de kapalıydı. Ben de umreye gitmek istiyorum. Zamanı gelince her şey olur.
SEVGİLİM OLSA GİTMEZDİM
'Survivor'a giderken geride bırakacağınız özel biri var mı?
Özel hayatımda biri olsaydı, onu bırakıp bu yarışmaya katılmam zor olurdu. En modern erkek bile sevgilisinin bu yarışmaya katılmasını istemez. Ailem dışında geride bıraktığım hiç kimse yok. Hayatımda birinin olmasını özledim. Kalbim çok uzun süredir boş. Bir kadının yalnızlığa alışması bence çok tehlikeli. Yalnızlığa alıştıktan sonra hayatına birini sokmak çok zor. Ben şimdi yalnızlığın keyfini yaşıyorum. Telefonda "Neredesin, ne yapıyorsun?" diyen birinin olmamasına alıştım. Diğer yandan, birinin arayıp "Neredesin?" demesini de özledim. Hem arkadaşım, hem de aşkım olacak birini istiyorum.
Peki ya evlilik?
Evliliği iyi yürütürüm. Çok iyi de bir anne olurum.
GÜNDE 10 KEZ ELİMİ YIKARIM
Böcek veya yabani hayvan korkunuz var mıdır?
Herkes yılandan, fareden korkar. Ben de yılandan korkarım; adada bir yılan görürsem, beni kaç kişi sakinleştirebilir bilemiyorum. Fakat benim en büyük fobim; üşümek. Beni en çok bu zorlayacak. Neyse ki Panama'nın havası sıcakmış, ona güveniyorum. Hijyen de çok önemli. Ben günde elini 10 kere yıkayan biriyim. Yarışmada en büyük sıkıntıyı temizlik konusunda yaşayacağımı düşünüyorum. Şimdiden ayrıntılar üzerine çok düşünmek istemiyorum. En iyisi bunları Panama'dan döndüğümde konuşuruz.
Özlem AVCI/SABAH-GÜNAYDIN